Mobilite

“Kullanımda, sahiplikten daha büyük bir zenginlik vardır”

Gelecekte, mobilite giderek daha çok paylaşılacak ve bir hizmet olarak kullanılacaktır. İnsanlar, aslında onlara sahip olmadan, araba ve bisiklet ile seyahat etmeye devam edeceklerdir; çünkü, bunları ödünç almak kolay (akıllı telefon uygulamalarını kullanarak) ucuz ve daha verimli olacaktır. Araba paylaşımı şehir trafiğini azaltacak ve park alanı eksikliği sorununu çözecektir.

Araba paylaşımının en büyük etkisi, sürücüsüz arabalar ile bir araya getirildiğine meydana gelecektir. Araçlar, her biri yolda yaşananlara bağımsız olarak tepki veren (sürücü müdahalesi olmadan) kameralar, radar sensörleri, deniz radarları ve ışıklı radarlar ile donatılacaktır. Sürücüsüz arabalara binerek, yolcular daha güvenli bir şekilde seyahat edeceklerdir (Bir arabanın dikkati dağıtılamaz, strese sokulamaz ve tepki verme süreleri daha kısadır) ve bu da zamanımızı daha verimli hale getirecektir.

Arabayı sürmek zorunda kalmaksızın, yolcular bu boş zamanı, kişisel hizmetlerine erişim sağlayarak, çalışmalarına devam ederek veya dış dünya ile iletişim kurarak, farklı bir şekilde geçirebilecekler.

Yolcular ve araçlar bir ağ üzerinden bağlı olacak ve yolcular yolculukları esnasında multimedya hizmetlerine erişebilecek, internette çalışabilecek veya gezinebilecektir. Her bir araba, diğer arabalar ve destekleyici altyapı ile bağlantılı olacaktır. Arabalar, gerçek zamanda tanımlanan ve toplanan verileri kullanarak, yolculuğun süresi, maliyeti ve kalitesi açısından gidecekleri en iyi güzergahı belirleyeceklerdir. Sistem   ayrıca bir dizi farklı ulaşım aracını ve ilgili altyapıları bağlama işlevi de görecektir (arabalar, otobüsler, trenler, bisikletler, vs.) ve bu da çeşitli seyahat seçeneklerinin seyahat edenlerin ihtiyaçlarına göre önerilebileceği entegre bir ulaşım ağı ile sonuçlanacaktır.